Tanzanya, çay sektörünü canlandırmak amacıyla üretimi artırmak, çiftçi gelirlerini yükseltmek ve küresel pazarda lider bir konuma gelmek için kapsamlı bir dönüşüm sürecine giriyor.Hükümetin öncülük ettiği iddialı projeler, stratejik ortaklıklar ve özel sektör yatırımları sayesinde, ülkede çay sektörü için adeta bir rönesans başlıyor.
ÇİFTÇİ SAHİPLİĞİNDE FABRİKALAR KURULUYOR
Tanzanya’nın çay sektörünü canlandırma planının merkezinde, küçük ölçekli çiftçiler için özel olarak tasarlanan yedi yeni çay fabrikasının inşası yer alıyor. Çiftçilerin kendi işleme tesislerine sahip olmasıyla, katma değerin artırılması, pazarlara erişimin kolaylaştırılması ve elde edilen kârın daha büyük kısmının üreticilerin elinde kalması hedefleniyor. Bu yaklaşımın, kırsal kesimlerde sürdürülebilirliği artırması ve toplulukları kalkındırması bekleniyor.
SULAMA SİSTEMLERİ GÜÇLENDİRİLİYOR
İklim değişikliği, düzensiz yağışlar ve uzun süreli kuraklıklarla birlikte çay tarımını tehdit ediyor. Bu duruma karşılık olarak Tanzanya, küçük çiftçileri destekleyecek güçlü sulama sistemleri kurmayı planlıyor. Güvenilir su kaynaklarının temin edilmesiyle birlikte, üretimin istikrarlı bir şekilde devam etmesi ve iklim krizlerine karşı sektörün direnç kazanması amaçlanıyor. Tanzanya’nın sürdürülebilir tarım uygulamalarına bağlılığı, Avrupa Birliği destekli Agricon Boresha Chai programı gibi girişimlerle güçlendiriliyor. Yaklaşık 22 bin küçük çiftçiyi hedefleyen bu program; kooperatiflerin güçlendirilmesi, gelir kaynaklarının çeşitlendirilmesi, iklim direncinin artırılması ve tarımda en iyi uygulamaların teşvik edilmesine odaklanıyor. Bu sayede, verimli olduğu kadar çevre dostu bir çay sektörü oluşturulması amaçlanıyor.
ÖZEL SEKTÖR YATIRIMLARI TEŞVİK EDİLİYOR
Tanzanya’nın çay stratejisinin temel ayaklarından biri de özel sektör katılımı. Unilever gibi şirketler, Çay Sektörü Gelişim Stratejisi ile uyumlu büyük yatırımlar yapmayı taahhüt etti. Bu yatırımların; üretimi iki katına çıkarması ve binlerce yeni istihdam yaratması bekleniyor. Özel sektörün katkısı, sektöre gerekli olan sermaye, teknoloji ve uzmanlığı kazandırmak açısından hayati önem taşıyor.
Tanzanya Çay Kurulu, daha şeffaf ve verimli hale getirilmesi amacıyla kapsamlı bir reform sürecine alındı. Yeni yönetim, yeşil yaprak fiyatlandırması konusunda bağımsız analizler yapmak ve paydaşlarla birlikte operasyonel sorunlara çözüm bulmakla görevlendirildi. Bu yeni yönetim anlayışıyla, sektörde güvenin yeniden tesis edilmesi ve tüm paydaşların adil biçimde temsil edilmesi hedefleniyor.
2030 HEDEFİ: ÜRETİMİ ÜÇ KATINA ÇIKARMAK
Tarım Bakanlığı, 2030 yılına kadar çay üretimini üç katına çıkararak 90 milyon kilograma ulaştırmayı hedefliyor. Bu hedefe ulaşmak için eski çay bitkilerinin yeniden dikilmesi, sulamanın genişletilmesi ve tarım tekniklerinin modernize edilmesi planlanıyor. Belirlenen net hedefler ve bütüncül stratejiyle birlikte, hükümet çay sektörünü yeniden ulusal ekonominin güçlü bir direği haline getirmeye kararlı.
Tanzanya’nın çay sektörünü dönüştürmeye yönelik çok yönlü yaklaşımı, yepyeni bir fırsatlar çağının habercisi. Yapısal sorunların giderilmesi, sürdürülebilirliğin benimsenmesi ve güçlü kamu-özel ortaklıklarının kurulması sayesinde ülke, çay sektörünü küresel ölçekte rekabetçi bir endüstri haline getirme yolunda ilerliyor. Tanzanya reformlarını sürdürürken, dünya bu süreci dikkatle izlemeli zira Afrika çayının geleceği, Tanzanya’nın tepelerinde şekilleniyor olabilir.